İşleri küçüksemekten gereğinden fazla plan yapmaya, aceleci davranmaktan finansmanı doğru hesaplamamaya start up’ların dünyası hatalarla dolu. Bunlardan pişmanlık duyan, “Bir daha asla!’’ diyen girişimciler, artık daha dikkatli davranıyor. İşte son dönemin en başarılı start up’larının, yola çıkarken yaptığı hatalar ve çıkardıkları 13 hayati ders…
Contents
Girişimcilerin Bir Daha Asla Yapmam Dediği Hatalar
Start up dünyası hatalardan öğrenilen ilk ve unutulmaz derslerle dolu… Girişimciler yola çıktıkları andan itibaren bugüne kadarki yolculuklarında sayısız badire atlatıyor ve arzu etmeseler de hata yapıyorlar. Ancak onlara göre en önemlisi hata yapmak değil, hatalardan ders çıkarabilmek.
Bugün geçmişe dönüp bakıldığında pek çok hata yaptığını itiraf eden ve bunlardan önemli dersler çıkaran girişimciler arasında kimler yok ki… Çok sayıda start up kuran ve melek yatırımcılık yapan Selçuk Atlı, en önemli hatasının işe teknolojiyle başlamak olduğunu belirtiyor. Müşteri ihtiyacını dikkate almadan kurduğu girişimin başarısızlıkla sonuçlandığını anlatan Atlı, o günden sonra ilk sıraya teknoloji yerine müşteri ihtiyaçlarını almış.
Hızlı büyümesiyle kendinden sıkça söz ettiren videolu sosyal medya platformu Scorp’un kurucuları Sercan Işık ile İzzet Zakuto da start up’larını kurdukları dönemde pazarlamada hata yaptıklarını itiraf ediyor. Yemeksepetİ CEO’su Nevzat Aydın ise girişimcilik hayatında kazandığı en önemli dersin sabretmek ve projeye inanmak olduğunu söylüyor.
İşte girişimcilerin “Bir daha asla yapmam” dediği konular…
Odağını Kaybetmek
Start up’ların yaptığı en önemli hataların başında dağılıp odağı kaybetmek bulunuyor. Oysa girişimcilikte başarı için dağılmadan yaptığınız işe odaklanmanız gerekiyor.
Expat çalışanlar için bir ay ve daha uzun süreli konaklama imkanı sunan ve kurulduğu yıldan beri her yıl 3 kat büyüyen konaklama şirketi Blueground’un kurucu ortağı ve Türkiye ülke yöneticisi Kurtuluş Korkmaz, profesyonel hayattan girişimciliğe geçtikten sonra edindiği en önemli dersin aynı anda birden fazla iş yapmamak olduğunu belirtiyor. “Eskiden aynı anda birden fazla iş yaparken bugün işleri önceliklendirmek hayatımın en önemli parçası oldu” diyen Korkmaz, bu değişimi şöyle anlatıyor:
“Artık birden fazla işi yapmak yerine, en kısa süre içinde en çok değer yaratacak işi yapmaya çalışıyorum. İlgilendiğiniz konunun dışındaki şeylere eğilmek, gelen e-maili hemen cevaplamak çok cezbedici olabiliyor. Ancak buna karşı koyabilmeyi öğrenmek iş hayatında üretkenliği, verimliliği ve etkinliği artırıyor.”
Finansmanı Kötü Yönetmek
Pek çok girişimcinin yaptığı hatalardan biri yatırım maliyetlerini iyi hesaplamadan işe başlamak. Türkiye’ye özgü gerçekleştirdikleri hazır ofis ve paylaşımlı çalışma alanıyla çok sayıda start up’a ev sahipliği yapan Kolektif House’un kuruluşunda yaptığı en büyük hata da yatırım maliyetlerini iyi hesaplamamak olmuş. “İlk ofisimizi açtığımız zaman öngördüğümüz bütçeler yapım süresi içinde ikiye katlandı” diyen Kolektif House’un ortaklarından Ahmet Onur, bu stresli sürecin attıkları her adımda bir bilene danışmayı öğrettiğini belirtiyor. İzmir Seferihisar’da kurduğu Baltalı Çiftliği’nde tarım ve hayvancılıkla uğraşan, zeytinciliğin yanı sıra keçi sütü ve ürünlerini üreten Baltalı Gıda’nın yönetim kurulu başkanı Funda Özer, girişimini kurarken yatırım maliyetlerini iyi hesaplamamış olmak gibi çok pahalı bir hatasının olduğunu itiraf ediyor. “Dersimi ilerleyen süreçte parasız kalınca aldım” diyen Özer, şöyle devam ediyor:
“Bu hatamdan herhangi bir konuda çabuk karar vermemeyi öğrendim. Yatırım kararlarımda ve iş ilişkilerimde sabırsız olmaktan vazgeçtim. Bu vazgeçiş daha başarılı ve sakin bir iş hayatım olmasını sağladı.”
Strese Girmek
KOBİ’lere yönelik İK çözümleri sunan Kolay İK’nın kurucu ortağı Çağlar Yalının girişimcilik dünyasında edindiği en önemli ders, zamanı iyi kullanmak için iş sonuçlarına odaklanmak olmuş. Eskiye göre daha odaklı çalışarak zamanını daha iyi kullanan ve bu sayede iş stresini artırmayıp azaltmayı öğrenen Yalı, “Artık ekip olarak dağılmadan, odaklı ve az stresli çalışmayı başardık” diyor.
Farklı sektörlerden uzmanları, ihtiyacı olan şirketlerle buluşturan pazaryeri platformu Expertera’nm kurucu ortağı Alp Sezginsoy, start up’ını ilk kurduğu dönemdeki hatalarından öğrendiği en önemli dersin odağı iyi tanımlayıp kaybetmemek olduğunu belirtiyor. Bu şekilde çalışarak iş stresini azalttığını ifade eden Sezginsoy, şöyle konuşuyor:
“Girişimcilik zaten doğası gereği oldukça stresli bir iş. Odaklanmayı ve kendime yatırım yapmayı öğrenerek eskiye göre stresi azaltmayı başardım. Bu sayede artık enerjimi daha yüksek tutabiliyorum.”
Hatada Israrcı Olmak
Girişimcilikte çok iyi bir fikriniz olsa da onu en mükemmel şekilde ortaya çıkarmak için zamanı iyi kullanmanız, risk alıp herkesten hızlı hareket etmeniz gerekiyor. Girişimcilerin de start up ekosisteminde edindiği en önemli derslerin başında hızlı olmak ve hatalarda ısrarcı olmamak bulunuyor. Sinemia’nın kurucusu Rıfat Oğuz kurumsal hayattan ayrılıp girişimci olarak yola çıktığı andan itibaren risk alıp hızlı şekilde yola koyulmanın edindiği en önemli ders olduğunu belirtiyor.
Oğuz, girişimciliğin hatalardan hızlı dönüş yapmayı öğrettiğini de belirterek şöyle konuşuyor:
“Mentorlarınız ne kadar güçlü, ekibiniz ne kadar kalifiye olursa olsun hatalar yapılıyor. Hele ki hiç denenmemiş ürünleri, yeni teknolojileri deneyen bir start up’sanız bu kaçınılmaz. Ancak biz bunları hızlı düzeltmeye yöneldiğimiz ve hatalarımızda ısrarcı olmadığımız için geçmişe baktığımızda bunları hata olarak değil, deneme yanılma sürecinin bir parçası olarak gördük.”
Mentorsuz Çalışmak
Girişimcilerin start up’larını hayata geçirirken yaptığı hatalar onları bir bilene danışmaya ve iyi bir mentor seçmeye yöneltiyor. Takipçilerine sağlıklı yaşama yönelik içerikler sunan Uplifers’ın kurucusu Eda Günay, girişimini kurduğu zaman karşılaştığı zorluğu mentor’u sayesinde aşmış. Start up’ını kurduğunda aldığı ilk ve önemli dersin “Büyük balık küçük balığı yer” olduğunu ve bu durumdan mentoru sayesinde kurtulduğunu belirten Günay, bu olayı şöyle anlatıyor:
“Büyük bir müşterim acemiliğimden faydalanarak ödeme yapmamak için çeşitli bahanelerle beni hukuki süreçlerle tehdit etmişti. Mentorum ise gelecekte beni bekleyen bu tip tilkiliklere karşı uyarmış, bu duruma direnmek için teşvik etmişti. Küçük balık olup ezilip piyasada o şekilde konumlanmak yerine, büyük balık olup süreci doğru yönettim ve sözleşmemi de uzatarak alacağımdan fazlasını kazandım.”
Kolektif House’un kurucularından Ahmet Onur, “Kuruluş aşamasında yaptığımız hatalar bize uzman kişilerden mentorluk almamız gerektiğini öğretti” diyor.
Teknolojiye Aşırı Odaklanmayın
“Yanlış yaptım”
İlk girişimlerimde yaptığım en büyük hata bir start up fikrine başlarken net bir müşteri profilinin yaşadığı derin bir problemi çözmek yerine teknoloji geliştirip onunla çözülebilecek bir problem aramak oldu. Birden farklı problemi aynı anda çözmeye çalıştım. Bunun 500 Startups’ta yatırımcılık yaparken birçok erken aşama şirketin yaşadığı bir problem olduğunu gördüm.
“Başarısız oldu”
Türkiye’de ilk başlattığım şirketin odağı, tavsiye sistemleri ve kişiselleştirme teknolojileri geliştirmekti. Teknolojiyle başlayıp telekom, müzik içeriği ve e-ticaret gibi birçok alana aynı anda çözüm getirmeye çalıştık ve sonuç olarak başarılı olmadı. Kendi hatalarımdan çıkardığım en önemli ders, ufak bir müşteri kitlesinin önemli bir problemini çözmeye başlamak oldu. Daha sonra ürün ve teknolojiyi müşteri talepleri doğrultusunda geliştirmeye yöneldim.
Hatalardan Öğrenmek
Hatalardan öğrenmek ve bunu şirket kültürü haline getirmek de girişimcilerin edindiği önemli tecrübeler arasında. Fintek şirketi Iyzico’yu kurmadan önce hataların çoğunu Almanya pazarından sorumlu ülke müdürü olarak görev yaptığı alternatif ödeme şirketi Klarna’nın parasıyla yaptığını söyleyen Barbaros Özbugutu, “Böylece 35 yaşında Iyzico’yu ortağım Tahsin’le kurduğumuzda bir girişimcinin şirketinin ilk yıllarında yapacağı birçok hatayı öğrenmiştim. Aldığım en büyük ders hatalardan öğrenmeyi şirket kültürü haline getirmek oldu” diyor. Özbugutu, şöyle konuşuyor:
“iyzico’da hatalarımız üzerine konuşuyoruz. Aylık toplantılarımızda bir arkadaşımız çıkıp yaptığı hatayı, bunun şirketi nasıl etkilediğini, bu hatayı nasıl fark ettiğimizi, nasıl telafi ettiğimizi ve bu hatanın tekrar olmaması için nasıl önlemler aldığımızı anlatıyor.”
Pazarı Yanlış Değerlendirmek
“İş fikri ve pazarla ilgili önceden düşündüklerimin bir kısmının yanlış çıkması bende duvara çarpmış hissi yaratmıştı” diyen Bidolubaski.com’un CEO’su Ömer Atakoğlu, girişimci olarak deneyimi arttıkça düşündüklerinin sadece varsayım olduğunu, her fikrin mümkün olan en hızlı şekilde pazarda doğrulanması gerektiğini anladığını söylüyor.
Atakoğlu, profesyonel hayattan sonra adım attığı girişimcilik dünyasında edindiği en önemli dersin, her zaman büyük pazarı hedeflemek olduğunu belirtiyor ve şöyle konuşuyor:
“Girişimcinin başlangıçta yapabileceği en büyük hata, yanlış pazar seçimi. Girişimci doğası gereği vazgeçmemeye programlı. Önüne gelen sayısız engeli aşarak başarıya ulaşmaya çalışıyor, ancak nerede duracağını bilememe riskiyle karşılaşıyor. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde girişimcilerin büyük pazarları veya kuruluştan itibaren global pazarı hedeflemeleri gerekiyor.”
Sabırlı Ol Kendine İnan!
“Kâr etmeden bekledik”
Yemeksepeti, Türkiye’de bir “ilk” olduğu için belli zorluklarla başladı. Başlangıç dönemi çok rahat ve kolay geçmedi. 2001’de kurulduktan sonra işlerin büyümesini bekledik ve bu dönemde hiç kâr etmedik.
Girişiminize gerçekten inanıyor ve güveniyorsanız sabrettiğiniz takdirde şartlar ne kadar zor olursa olsun sonunda emeğinizin meyvelerini topluyorsunuz.
“Küçük hatalardan beslendik”
Benim de girişimcilik yolunda inanmak ve sabır faktörü unutulmaz derslerim arasında yer alıyor. Yemeksepeti de oldukça büyük ve başarılı bir girişim olarak mutlaka süreç içinde küçük hatalardan da beslendi. Ancak çok büyük bir hata ya da pişmanlık yaşadığımı söyleyemem.
Hızlı Karar Almak
Girişimcilik dünyasında ilk öğrendiğim bir fikrin kendisinden daha çok, onu hayata geçirecek olan kişilerin vizyonlarının ve potansiyellerinin ürünü olduğu oldu.
Değerlendirme sürecini daha uzun tutmak gerektiğini öğrendim ve hızlı karar almaktan biraz da olsa vazgeçtim. Bu vazgeçiş kesinlikle fikirleri, ekibi ve süreci daha iyi analiz etmeme olanak sağladı ve üzerinde düşünerek onları farklı bakış açılarıyla değerlendirecek bir yeti kazandırdı.
Pazarlamada Aceleci Davranmak
Hızlı büyümesiyle kendinden sıkça söz ettiren videolu sosyal medya platformu Scorp’un kurucuları Sercan Işık ile İzzet Zakuto, start up’larını kurdukları ilk dönemde pazarlama stratejisinde yanıldıklarını itiraf ediyor.
Koç Üniversitesi’nin kampüsünde girişimlerini kuran iki ortağın hatalarından çıkardığı en önemli ders ise “Ürün pazara hazır olmadan yoğun pazarlama operasyonu başlatmamak” olmuş. Ortaklardan İzzet Zakuto, başlangıçta neden hata yaptıklarını ve bu tecrübeden kazandıkları deneyimi şöyle anlatıyor:
“Ürünümüz aplikasyon olduğu için tamamlanması neredeyse imkansız. Mecra çok değişken olduğu için her zaman güncellenecek bir alan bulabiliyoruz. Ancak ilk çıktığımız zaman bunu öngörmeden yoğun pazarlama operasyonu yaptığımızda eksikleri daha hızlı gidermek zorunda kalarak yorulduğumuzu fark ettik.”
Detaya Boğulmak
Detaylı planlar yapmak çoğu zaman start up’ların daha hızlı hareket etmesini engelleyebiliyor. Bugün belÜ bir büyüklüğe gelen start up’lar yaşandıkları tecrübelerden sonra büyük şirketler gibi detaylı plan yapmaktansa pilot ve test uygulamalarla ilerlemeyi tercih ediyor. Bunlardan biri de çalışanlara esnek spor merkezi üyeliği sunan Sports&Merits’in kurucuları Bülent Ozan ile Türker Baloğlu. Yurt dışındaki benzerlerinden esinlenerek hayata geçirdikleri girişimlerinde başlangıçta çok fazla plan yaptıkları için vakit kaybettiklerini belirten girişimciler, bu süreçte aldıkları dersi ve tavsiyelerini şöyle anlatıyor:
“Planlama, uygulamaya geçiş öncesinde gerekli olmakla birlikte bu adımda ortaya konan potansiyel tehlikeler için önlem almaya çalışmak bir girişimi oldukça yavaşlatabiliyor. Biz bu dersi, hizmet sunduğumuz web platformunu geliştirirken aldık. Olası tehlikeleri daha derinlemesine analiz etmek için gösterdiğimiz çabalarla vakit kaybettiğimizi fark ettik. Aldığımız dersler sayesinde, potansiyel tehlikelerin hepsini ortadan kaldırmak için zaman ve para harcamak yerine pilot uygulamalar tasarlayarak daha hızlı hareket etmeye başladık.”
Öfkeyle Hareket Etme
İLK DERSİM
Girişimci olarak öğrendiğim ilk derslerden biri, “öfkeyle kalkan zararla oturur” sözünün doğruluğu oldu. Çabuk öfkelenip köprüleri yakmadan, dengeli ve uzlaşmacı bir ticaret hayatı kurgulamak gerekiyor. Zaman içinde hatamı fark edip ticari konularda çabuk öfkelenip problemleri kronik hale dönüştürmemeyi iyi öğrendim. Eskiye göre daha uzlaşmacı, daha verimli ve etkili bir iş akışı kurguladığımı düşünüyorum.
DEĞERSİZ İŞLER
Orta ve uzun vadede bana katma değer sağlamayacak işlere gereksiz vakit ayırmak da ilk hatalarımın başında geliyordu. Hatamı fark ettikten sonra taahhütlerimi kontrol altında tutmayı öğrendim. Artık kimseye yapmak istemediğim bir taahhüt vermiyorum. İnsanların ve angarya işlerin zamanımı çalmasını engelliyorum. Lüzumsuz toplantı ve gereksiz taahhütlerden kaçınıyorum.
Ayçe Tarcan
Bir önceki yazımız olan 10 Soruda Dijital Girişimci Nasıl Olmalı? başlıklı makalemizde digital girişimci, Digital Skills Academy ve girişimci hakkında bilgiler verilmektedir.